Yandex Metrika
×
Ürünler Sepete Eklendi
Ses Sistemleri Müzik Aletleri Vade Farksız 3 Taksit Fırsatı!1 İş Günü İçerisinde Kargo Bayi Ol

    Müzik Türleri Nelerdir? Müzik Stilleri ve Çalgılar Rehberi

    Müzik Türleri Nelerdir? Müzik Stilleri ve Çalgılar Rehberi

    Müzik, ses ve ritim öğeleri aracılığıyla duygu ve düşünceleri ifade eden evrensel bir sanat formudur. Türk Dil Kurumu’na (TDK) göre müzik, “birtakım duygu ve düşünceleri belli kurallar çerçevesinde uyumlu seslerle anlatma sanatı” olarak tanımlanır.. İnsanlık tarihi boyunca müzik, doğadaki seslerin taklidiyle ve ritim duygusuyla başlamış; dilin gelişimiyle birlikte daha karmaşık biçimler kazanmıştır. Arkeolojik bulgular da müziğin kadim kökenlere işaret eder: Örneğin Almanya’da bulunan ve yaklaşık 40.000 yıl öncesine tarihlenen kemik flüt, bilinen en eski müzik enstrümanlarından biridir. Bu denli eski örnekler, müziğin insan yaşamında çok eski dönemlerden beri var olduğunu gösterir.

    Müzik, yaratıcı bir süreç olmasının yanı sıra kültürel bir olgudur; her toplumun kendine özgü türleri ve tarzları vardır. Evrensel bir dille konuşsa da türler ve stiller bölgelere göre değişir. Doğumdan ölüm törenlerine, kutlamalardan ruhani ritüellere dek hemen her kültürde müzik bulunur. Kısacası, müzik ses, ritim, melodi ve armoni unsurlarını bir araya getirerek evrensel bir anlatı oluşturur ve insanoğlunun tarih boyunca yanında olmuştur.

    Müzik Stili Nedir?

    Müzik stili, bir müzik türünün veya dönemin ayırt edici özelliklerini ifade eden kavramdır. Örneğin, bir müzik elemanı stilistik tercihlerle farklılaşır; bu, enstrüman kullanımı, armonik dil veya tempodan kaynaklanabilir. Erturgut Sanat Merkezi’ne göre “bir müzik stili, müziğin ayırt edici bir türünü, biçimini ve/veya kalitesini ifade eder”. Stil, bazen o müziğin ait olduğu dönemi (Barok tarzı, romantik stil vb.) veya bir bestecinin/ormanın üslubunu da işaret eder. Tür ve stil terimleri günlük kullanımda karışabilse de genel olarak tür (genre) daha geniş grubu; stil (tarz) ise bu grubun içindeki belirli üslup farklılıklarını tanımlar.

    Örneğin rock, bir müzik türüdür; bu tür içinde ise alternatif rock, progresif rock veya hard rock gibi farklı stiller bulunur. Aynı şekilde klasik müzik terimi Batı müziğinin genel yapısını tanımlarken, Barok, Klasik Dönem, Romantik Dönem gibi alt stiller söz konusudur. Stil, böylece bir müzik parçasının karakterini, duygusunu ve melodik yapısını tanımlayan daha ince bir kavramdır. Özetle, müzik stili bir müziğin tarzını anlatır; tür ise kategorisini. Mesela rock müziğin genel kuralları varken, bu kurallar dahilinde bir grubun çaldığı özgün gitar riff’leri veya ritmik vurgular stil olarak değerlendirilebilir.

    Müzik Türleri Nelerdir?

    Klasik Müzik

    Klasik müzik, Batı müzik geleneğinde yaklaşık Antik Yunan’dan bu yana gelişmiş, uluslararası kabul görmüş bir müzik türüdür. En temel özelliği, çok seslilik (polifoni) ve karmaşık ritmik yapıların ön planda olmasıdır. Klasik müzik tarihi genel olarak Barok (1600–1750), Klasik Dönem (1750–1820) ve Romantik Dönem (19. yy.) gibi alt dönemlere ayrılır. Barok’ta Johann Sebastian Bach, senkoplu ritmler ve süslü melodilerle tanınırken; Klasik Dönem’de Mozart ve Haydn homojen orkestrasyonları ve dengeli yapılarıyla ünlüdür. Romantik dönemde ise Ludwig van Beethoven, Zengin armoni dünyası ve duygusal derinlikle müziği dönüştürmüş; dahası Chopin, Brahms gibi besteciler piyano ve oda müziklerine yeni ifade biçimleri kazandırmıştır. Bu süreçte senfoni, konçerto, sonat gibi büyük formlar şekillenmiş, oda müziği yaygınlaşmıştır.

    Klasik müzik genellikle büyük orkestra, oda müziği grupları veya solo enstrümanlar için bestelenir. Enstrümantasyon olarak yaylı çalgılar (keman, viyolonsel, kontrbas), üflemeliler (flüt, keman, obua, fagot, trompet, trombon vb.), klavye çalgıları (piyano, org) öne çıkar. Sanat Müziği geleneklerinin merkezini oluştursa da benzer klasik anlayışı dünyanın farklı coğrafyalarında da görürüz. Örneğin Hindistan’da gelişen Hindustani ve Karnatik klasik müzik sistemlerinde de matematiksel makamlar, incelikli ritimler ve doğaçlama ağırlıklı üsluplar vardır. Günümüzde klasik müzik konser salonlarında, festivallerde yaşamaya devam eder; Mozart’tan Stravinsky’ye, günümüz bestecilerinden Philip Glass’a kadar uzanan geniş bir repertuara sahiptir.

    Pop Müzik

    Popüler müzik yani pop müzik, 20. yüzyılın ortalarında ortaya çıkmış en yaygın müzik türlerinden biridir. Teknik olarak "popüler müzik" anlamına gelir ve toplumsal beğeniye hitap eden, geniş kitlelerce dinlenen parçaları kapsar. Pop müzik 1950’lerin ortasında ABD ve İngiltere’de doğmuş, Rock’n Roll ile yakın ilişkili bir türdür. Temel özellikleri arasında melodik ağırlık, basit akılda kalıcı ritimler ve ön planda vokal performansı bulunur. Genellikle elektro gitar, bas gitar, klavye ve davul gibi enstrümanlar kullanılır; parçalar çoğunlukla standart dörtlük ritimlerde olup dans edilebilir niteliktedir.

    Pop müzik, zaman içinde pek çok alt stilde zenginleşti. The Beatles, Michael Jackson, Madonna gibi uluslararası yıldızlar 20. yy boyunca pop müziği şekillendirmiştir. 21. yy’da globalleşen dünyada K-Pop (Güney Kore popu), Latin Pop (Shakira, J Balvin) ve dijital tabanlı pop akımları (örneğin EDM etkili pop) ortaya çıkmıştır. Video klip ve internet platformları sayesinde pop şarkılar hızla tüm dünyaya yayılır. Pratik ve eğlenceli yapısıyla pop müzik, gündelik yaşamda kolay tüketilen bir formdur; yine de güçlü duygusal temalar ve yenilikçi prodüksiyonlarla tür içinde sürekli evrilir.

    Rock Müzik

    Rock müzik, 1950’lerde Amerika’da rock and roll adıyla ortaya çıkan; 1960’lardan itibaren İngiltere’de ve tüm dünyada yaygınlaşan bir müzik türüdür. Kökleri blues, country ve R&B gibi Amerika kökenli türlere dayanır. En belirgin özelliği elektro gitar kullanımının merkezde olmasıdır; bas gitar, davul ve zaman zaman klavye de tipik rock gruplarında yer alır. Dört dörtlük ritimler yaygındır, ritimler enerjik ve vurucudur. Sözlerde aşktan öte toplumsal ve politik konulara da sıkça rastlanır. Rock, pop müziğe göre müzisyenliğe ve canlı performansa daha fazla önem verir.

    Rock müziğin alt kolları (hard rock, heavy metal, punk, alternativ rock vb.) 1960’lardan sonra hızla çeşitlenmiştir. Örneğin 1960’ların Beatles, The Rolling Stones gibi grupları rock’ı ana akım haline getirmiş, ardından 1970’lerde Led Zeppelin, Pink Floyd gibi gruplarla alt türler gelişmiştir. 1970’lerin sonlarında punk rock patlak vermiş, 1980’lerde grunge ve alternatif rock yükselmiş; günümüzde indie rock’tan rap-rock’a dek farklı stiller rock dünyasını şekillendirir. Kültürel boyutta da rock, gençlik ve özgünlük simgesi olmuş; İngiltere’de mod ve rocker alt kültürleri, ABD’de 60’lar ‘Hippie’ hareketi rock’la özdeşleşmiştir. Rock’ın enstrümanları canlı seslendirme ve güçlü gitar riff’leriyle akıllara kazınır, sahne performansları müziğin ayrılmaz parçası sayılır.

    Caz (Jazz)

    Caz, 20. yüzyılın başlarında Amerika’nın güney eyaletlerinde Afro-Amerikan topluluklar içinde gelişmeye başlamış bir müzik türüdür. Köklerinde blues, ragtime ve Afrikalı-Amerikalı halk ezgileri yatar. Caz; mavi notalar (blue notes), senkoplu ritimler, swing havası, çok sesli doğaçlamalar gibi öğeleri birleştirir. Enstrümanlar arasında saksofon, trompet, trombon, piyano, kontrbas, davul sık kullanılır. 1910’larda New Orleans’ta doğan caz, 1920–1930’larda “Caz Çağı” adıyla tüm dünyada büyük ilgi gördü. Louis Armstrong, Duke Ellington, Ella Fitzgerald gibi ustalar cazın altın çağını oluşturdu.

    Caz, zaman içinde pek çok alt türe ayrılmış ve diğer türlerle etkileşim içinde evrilmiştir. Örneğin Dixieland, swing, bebop, cool caz, serbest caz, caz-rock, caz-funk gibi stiller 20. yy boyunca ortaya çıktı. Günümüzde caz, köklü repertuarı ve doğaçlama geleneğiyle canlıdır; caz festivalleri dünya çapında düzenlenir. Kültürel olarak caz, Afro-Amerikan mirasının bir ifadesidir ve küresel müziklere büyük etkide bulunmuştur. Zaman zaman klasik müzikle bile harmanlanan caz, dinleyicisine zengin armonik yapılar ve özgür ifade olanağı sunar.

    Blues

    Blues, 1860’lı yıllarda Amerika’nın derin güneyinde Afro-Amerikalılar arasında ortaya çıkan bir türdür. Genellikle dokunaklı ve melankolik ritimleri vardır. Müzikal olarak 12 ölçü üzerine kurulu basit bir form, mavi notalar (yarım ton kaymaları) ve çağrı-cevap (call-and-response) yapısı blueesten alınmıştır. Her ne kadar bölgeden bölgeye farklılık gösterse de, akort yapısı Batı armonik geleneği ile Afrika ritmleri ve vokal stillerinin bir sentezidir. Zengin armoni unsurlarıyla basit melodilerin birleşimi, bluestaki dramatik ifade gücünün kaynağıdır.

    Blues, kendinden türeyen sayısız alt tür (Delta blues, Chicago blues, rock blues vb.) ve caz-pop müzik dâhil pek çok tarz üzerinde derin etkiler bıraktı. Mississippi Delta’dan Chicago’ya uzanan sahnelerde Robert Johnson, Muddy Waters, B.B. King gibi ustalar blues’u dünya çapında tanıttı. Blues scale’i rock ve cazda da yoğun kullanılır; örneğin Eric Clapton veya Rolling Stones gibi müzisyenler blues köklerini rock’la harmanlamıştır. Kısacası, blues samimi ifadesiyle hem Amerikan halk müziğinin önemli bir simgesi hem de modern müziklerin kökenini oluşturan bir türdür.

    Hip-Hop ve Rap

    Hip-hop, 1970’lerin sonlarında ABD’de kent gettolarında, özellikle New York’un Bronx bölgesinde Afro-Amerikan gençler tarafından ortaya çıkarılmış bir kültür ve müzik akımıdır. Bu kültürün müzikal dalı rapdir. Rap müzik, ABD’nin siyah gettolarında 1970’lerin başında doğan hip-hop kültürünün sesli ifadesidir. Ritmik şiir söyleme (rap) müziğin temelini oluşturur; güçlü vuruşlu arka plan (beat) ve sokak yaşamına dair sözlerle karakterizedir. Rap’in temeli funk, soul, caza dayansa da, elektronik ritim makineleri ve disk jokey kulaklıklarıyla şekillenir.

    Hip-hop kültürünün dört temel öğesi DJ’lik, rap, break dans ve graffiti sanatıdır. Rap müzik; Afrika kökenli ritmik şiir geleneklerini, elektronik döngüleri ve toplumsal mesajları birleştirir. Grandmaster Flash ve Afrika Bambaataa’dan Tupac, Biggie, Eminem’e, günümüzün dünya çapındaki rap yıldızlarına kadar pek çok sanatçı bu türün ikonik isimleridir. Hip-hop, günümüzde tüm dünyaya yayılmış; Fransa’da, Türkiye’de, Güney Kore’de yerli rap sahneleri oluşmuştur. Özgün stil ve sahne performansı, hip-hop/rap’in vazgeçilmez özelliklerindendir.

    Elektronik Müzik

    Elektronik müzik, elektronik müzik aletleri ve teknolojik araçlar kullanılarak üretilen bir müzik türüdür. 20. yüzyılın başlarından itibaren elektronik devrelerde üretilen seslerin müzikte kullanılmasıyla doğmuştur. İlk örnekler arasında 1897’deki Telharmonium gibi elektromekanik aygıtlar, 1920’lerdeki Theremin, 1940–50’lerde tape loop ve musique concrète deneyleri sayılabilir. 1960’larda Moog synthesizer’ın ortaya çıkışı elektronik müziği popülerleştirmiş, 1970–80’lerdeki diskotek, synth-pop ve New Wave akımları elektronik seslerin dans müziğine dönüşmesini sağlamıştır.

    Elektronik müzik günümüzde sayısız alt türe sahiptir (techno, house, ambient, dubstep vb.). Çağdaş elektronik parçalar doğrudan yazılım ve dijital sentez araçlarıyla üretilir. Örneğin bir synthesizer, anahtar çalma prensibiyle değil, elektronik osilatör ve filtrelerle ses üretir. Elektronik müzik, sadece bir teknoloji olmanın ötesinde müziğe yeni ifade biçimleri kazandırmıştır. Kültürel anlamda da sanatçılara “ses deneyleri” imkânı sunmuş, örneğin Brian Eno gibi bestecilerin ambient çalışmalarıyla meditasyonel formlar yaratılmıştır. Öte yandan elektronik enstrümanlar rock, pop ve caz gibi geleneksel türlerde de giderek yer bulmuştur; böylece müzik türleri arasındaki sınırlar elektronik seslerle flu hale gelmiştir.

    Halk Müziği (Folk)

    Halk müziği, genellikle belirli bir toplumun geleneksel kültürünü yansıtan anonim eserleri kapsar. Geleneksel halk müziği; sözleri çoğunlukla kuşaktan kuşağa sözlü gelenekle aktarılan, beste sahibinin bilinmediği, yöresel enstrümanlarla çalınan ve genellikle ulusal kimlik veya günlük yaşam hikâyelerini anlatan şarkılardır. Bir türden ziyade yaygın bir kategori olan halk müziğinin ortak özellikleri arasında basit ritim ve akorlar, tekrarlayan nakaratlar ile bağlama, saz, kemençe, davul gibi yöresel enstrüman kullanımı sayılabilir.

    Halk müziği dünya çapında sayısız biçimde karşımıza çıkar. Örneğin Türk halk müziğinde uzun hava, koşma, gezi gibi türler vardır; Balkanlarda kolo, Kelt kültüründe ceili, Afrika’da ritmik davul törenleri, Latin Amerika’da salsa ve tango gibi dans müzikleri halk müziği kapsamına alınabilir. Ayrıca 20. yy’da dünya müziği adı verilen akımda, farklı kültürlerin folk öğeleri modern düzenlemelerle uluslararası dinleyiciye sunulmuştur. Halk müziği, ticari popüler müzikten farklı olarak daha çok toplumsal anlatıları ve kolektif duyguları yansıtır. Hem yaşamın sesi olması hem de kültürel sürekliliği koruması nedeniyle tüm müzik türlerinin temel taşlarından biridir.

    Kaç Tür Çalgı Vardır?

    Müzik aletleri, ses üretim biçimlerine göre ana gruplara ayrılır. Genellikle telli, nefesli (üflemeli), vurmalı, tuşlu ve elektronik çalgılar olarak sınıflandırılır. Her ana grup kendi içinde daha da dallanır; örneğin nefesli çalgılar bakır ve tahta nefesli olarak iki temel kola ayrılır. Bu sınıflandırma, çalgının nasıl ses çıkardığını göstermesi bakımından önemlidir. Aşağıda ana gruplar ve bazı tipik örnekleri kısaca ele alınmıştır.

    Telli (Kordofon) Çalgılar

    Telli çalgılarda ses, titreşen bir tel dizisinin salınımıyla elde edilir. Teller, mızrapla çekilebilir (yaylı çalgılar), parmak veya pena ile vurularak/titreştirilebilir (plakalı çalgılar) veya tuş aracılığıyla vurulur (örneğin piyano). Klasik örnekleri keman, viyola, viyolonsel, kontrbas (yaylı dörtlü), arp, ud, saz, tanbur, kanun gibi enstrümanlardır. Modern dönemde elektro gitar ve elektrik bas gitar da telli aletler ailesine girmiştir. Örneğin akustik gitarda tel parmakla veya pena ile çalınırken, elektro gitarda bu sinyaller manyetikler aracılığıyla amfilere iletilir. Telli enstrümanların her biri yapısına göre farklı tınılar sunar; mesela keman ince, parlak ses verirken, çello daha derin bir ses renk paletine sahiptir. Pianist başparmağından ziyade bütün eliyle tuşları kullanır; buradaki teller iki çekiçle vurularak çalındığı için piyano teknik olarak bir telli (kordofon) enstrümandır. Tüm telli çalgılarda ortak mantık, telin gerilimi, uzunluğu ve kalınlığı değiştirilerek farklı perdeler ve ses şiddeti sağlanmasıdır.

    Nefesli (Üflemeli) Çalgılar

    Nefesli ya da üflemeli çalgılar, bir hava sütununun titreşmesi ile ses çıkaran enstrümanlardır. Bu aile iki ana gruba ayrılır: bakır nefesliler (trompet, trombon, kornet, tuba, flügelhorn vb.) ve tahta nefesliler (flüt, blokflüt, obua, klarnet, fagot, saksafon vb.). Bakır nefeslilerde ses, dudakların ağızlığa yerleştirilip titreştirilmesiyle, hava kolonunda rezonans oluşturarak meydana gelir. Tahta nefeslilerde ise genellikle kamış (tek kamışlı klarnet, çift kamışlı obua gibi) veya açık ağızlık (flüt, nefes kısmı düz bir uç) vasıtasıyla üflenir. Enstrüman üzerinde çeşitli delik ve tuşlar bulunur; müzisyen üfleyerek istediği akoru oluşturmak için bu deliklerin kapatılıp açılmasıyla perdeleri değiştirir. Örneğin bir klarnet çalarken parmaklarla delikler kapatılır, flütte ise ağızlıklı enstrümanda dudak tekniği kullanılır. Ne tür olursa olsun, nefesli çalgılar özellikle caza ve orkestraya renk katar; bir orkestra içinde flüt ve obua yüksek melodileri taşırken, trompet ve trombon güçlü vurucu pasajlarla sesi destekler. Modern örneklerde elektronik nefesli (EWI – Electronic Wind Instrument) gibi dijital üflemeli çalgılar da teknolojiyle birlikte ses yelpazesini genişletmiştir.

    Vurmalı (Perküsyon) Çalgılar

    Vurmalı çalgılar, elle veya bir çubuk/maşa ile vurularak, sürtülerek ya da ovularak ses çıkaran enstrümanlardır. Bu gruptaki aletler arasında davullar (bateri seti, timbal, darbuka, djembé), ziller (cymbals), marimba, ksilofon, üçgen, kastanyet gibi çeşitli çeşitler bulunur. Perküsyon çalgılarının ortak noktası, ritmik sesi doğrudan fiziksel darbe veya sürtünmeyle üretmeleridir. Örneğin bir akustik gitarın tellerini tokmakla çaldığınızda basit bir perküsyon sesi elde edersiniz; klasik bir davulsetinde ise trampet, bass davul, tom-tom ve ziller birbirini tamamlayan ritmik dokular oluşturur. Müzikte vurmalı çalgılar genellikle ritmi öne çıkarır, ancak bazıları melodik tonlar da verebilir (örneğin marimba, vibrafon gibi pipetli çalgılar). Orkestrada timpani, zurna ve halk müziğinde davullar ritimlerin bel kemiğini oluşturur. Caz, rock ve pop gibi türlerde de davul seti merkezidir; hip hop prodüksiyonunda ise davul makinelerinin rhythm loop’ları temel unsurdur. Unutulmamalıdır ki vurmalı çalgılar insanlık tarihinin en eski müzik enstrümanlarındandır ve müziğin köklerinde hep ritim vardır.

    Tuşlu Çalgılar

    Tuşlu çalgılar, tuşlara basılmasıyla mekanik veya elektronik olarak ses üreten aletlerdir. En bilinen örnekleri piyano, org ve akordeondur. Piyanoda her tuşa basıldığında içerdeki bir çekiç ilgili teli vurur; böylece telli bir çalgı olarak sınıflandırılır (kordofon). Org’da ise farklı boru setleri vardır ve tuşa basıldığında o boruya hava üflenir. Akordeonda ise tuşlu kısmı kamışlı küçük enstrümanlar hareket ettirir. Modern dönemde dijital tuşlu enstrümanlar (synth-klavye, elektronik piano) da yaygındır; bu tiplerde tuşlar elektronik devrelere sinyal göndererek hoparlör veya kulaklıkla ses üretir. Melodika gibi küçük tuşlu nefesli enstrümanlar ise üflemeli ve tuşlu özellikleri birleştirir. Tuşlu çalgılar, polifonik (aynı anda çok ses üretilebilen) olmaları sayesinde armoniyi zenginleştirir. Örneğin klasik müzikte piyano solo eserlerin ve oda müziğinin bel kemiği iken, elektronik müzikte synth-klavyeler armonik altyapıyı oluşturur.

    Elektronik Çalgılar

    Elektronik çalgılar, ses üretiminde elektronik devreleri kullanan enstrümanlardır. Synthesizer’lar, drum machine’ler, sampler’lar ve efekt pedalları bu gruba girer. Ses üretiminde elektrik sinyallerinin dalga biçimlerine göre şekillenmesi esas alınır. Örneğin bir synthesizer, tuşu veya düğmeyi kullanıcının talebine göre osilatör, filtre ve amplifikatör gibi modüllerle çalıştırarak herhangi bir ses dalga formunu şekillendirip hoparlöre gönderir. Tarihsel olarak 20. yy başındaki elektromekanik cihazlardan başlayarak; 1940-60’larda analog devrelerle çalışan modüler sentezleyicilere, 1980’lerde dijital samplerlara uzanan bir gelişim izlemiştir. Theremin, Hammond org ve Moog synthesizer gibi enstrümanlar müzik tarihinde teknoloji ve sanatın kesişim noktalarında yer alır. Elektronik enstrümanlar, tını ve etki açısından geleneksel enstrümanlardan farklı yeni dünyalar açmıştır: Örneğin film müziğinde Vangelis’in synthesizer sesleri ya da günümüz EDM parçalarındaki bass drone’lar tamamen elektronik üretimdir. Dolayısıyla elektronik çalgılar, sadece “teknolojik araç” değil, müziksel anlatımda yeni kapılar aralayan bir tarihsel evrim aracıdır.

     

    Müzik türleri ve çalgılar, kültürden topluma değişmekle birlikte bir müziğin özü değişmez: insan duygusunu ifade etme arzusu. Farklı enstrüman türleri ve ses üretim yöntemleri ne kadar çeşitli olursa olsun, müzik hep birleştirici gücünü korur. Dünyanın dört bir yanındaki bütün müzik türleri, köklerinde insan deneyimini, tarihini ve duygularını taşır. Bu evrensel miras, her yeni kuşak tarafından yeniden yorumlanır ve zenginleşir. Şahsen biz de Yonka Müzik Market olarak, bu dönüşümü enstrüman çeşitleri ve kaliteli müzik ürünleriyle desteklemeye devam ediyoruz. Her sanatçı ve müziksevere ilham veren koleksiyonumuzla, müzik yolculuğunuzda daima yanınızdayız – daha fazla bilgi için Yonka Müzik adresimizi ziyaret edebilirsiniz. Müziğin dönüştürücü gücü sayesinde kültürel sınırlar aşılmaya devam edecek, insanlık tarihi boyunca birleştirici özelliğiyle yoluna ışık tutacaktır.

    18.12.2025
    Yonkasoft E-Ticaret Sistemleri
    Anasayfa
    Anasayfa
    Favorilerim
    Favorilerim
    Sepetim
    Sepetim
    Fırsatlar
    Hesabım
    Hesabım
    Sepet (

    0

    )
    Sepetinizde ürün bulunmamaktadır.
    Eğer bir ürün satın almak istiyorsanız almak istediğiniz ürünün sayfasına gidiniz.
    Alışveriş Yap