Yandex Metrika
×
Ürünler Sepete Eklendi
Ses Sistemleri Müzik Aletleri Vade Farksız 3 Taksit Fırsatı!1 İş Günü İçerisinde Kargo Bayi Ol

    Türk Müziği Enstrümanları

    Sıralama:





    12 adet ürün mevcut.

    Türk Müziği Enstrümanları: Anadolu'nun Kalbinden Gelen Melodiler!

    Hadi itiraf edelim, hepimizin içinde bir yerlerde bir türküye, bir ezgiye dokunan bir şeyler var. Bir düğünde davul zurnayla coştuğumuzu, bir Ege türküsünde bağlamanın teline takılıp uzaklara daldığımızı düşünün. İşte bu topraklara ait o büyülü hissin kaynağı, binlerce yıldır dilden dile, telden tele aktarılan o muhteşem enstrümanlarımızdır. Onlar sadece tahta, tel ve deriden ibaret aletler değil; adeta ruhu olan, bizimle birlikte gülen, ağlayan yol arkadaşlarımız. Gelin, Anadolu’nun bu ses hazinesine biraz daha yakından kulak verelim, bakalım hangi melodi kalbimize dokunacak?

    Bu Çalgılar Neden Bu Kadar Özel?

    Türk müziğinin enstrümanları, notaları sıraya dizen basit araçlar olmanın çok ötesindedir. Onlar, bu coğrafyanın insanının kahkahasını, gözyaşını, sevdasını ve hasretini sırtlanmış canlı tanıklardır. Bir bağlamanın mızrabından dökülen nağmeler, Yörük çadırından ozan meclisine uzanan bin yıllık bir fısıltıdır aslında. Bir neyden çıkan o derin nefes, sanki Mevlana'dan günümüze bir "gel" çağrısıdır. Bu enstrümanlar müziğimizin karakterini oluşturmuş, dinleyenin ruhuyla arasında kimsenin çözemediği bir bağ kurmuştur. Kısacası onları anlamak, biraz da kendimizi, Anadolu'nun o derin ruhunu anlamaktır.

    Anadolu'nun Müzik Sandığını Açıyoruz: Hangi Çalgı Nerede Meşhur?

    Anadolu'nun müzik sandığı öylesine zengin ki! İçini bir açsanız, karşınıza ne sesler, ne hikayeler çıkar. Her bölgenin kendine has bir tınısı, her kültürün bu sandığa attığı bir armağanı var. Telliymiş, üflemeliymiş, vurmalıymiş... Adı ne olursa olsun, her biri bu büyük müzik sofrasına kendi eşsiz lezzetini katıyor.

    Enstrümanların Renkli Dünyası

    Yaylıların Gözyaşı ve Neşesi:

     

    Kemençe: Ah o kemençe! Karadeniz’in hırçın dalgalarını da, yaylaların dumanlı hüznünü de üç teline sığdırabilen sihirli bir kutu adeta. Horon teptirir, ağıt yaktırır. Bir de onun daha ağırbaşlı, saray görmüş kuzeni var: Klasik Kemençe.

    Kemane: Kemençeye göre biraz daha tok sesli, daha görmüş geçirmiş bir havası vardır. Anadolu'nun farklı köşelerinde karşınıza çıkıp size eski masallar anlatabilir.

     

    Tellerin Büyülü Dünyası:

     

    Bağlama: İşte geldik sazların şahına! Anadolu'nun sesi, derdimizin ortağı, neşemizin kaynağı... Her evin duvarında asılı duran, dededen toruna miras kalan o kutsal emanet. Boyutuna göre cura olur, divan olur ama ruhu hep aynıdır: bizden biri.

    Ud: O tok ve kadifemsi sesiyle insanı alıp masal diyarlarına götürür. Kocaman, armut gibi gövdesi ve perdesiz klavyesiyle adeta bir bilgedir. Hem tek başına devleşir hem de diğer sazlara eşlik ederken ustalığını konuşturur.

    Kanun: Pırıltılı ve şen şakrak sesiyle sanki bir saray hanımefendisi! Parmaklara takılan küçük mızraplarla çalınan o kadar çok teli var ki, adeta bir ses şelalesi yaratır. Türk sanat müziği onsuz biraz eksik kalırdı doğrusu.

    Santur: Minik çekiçlerin tellere her vuruşunda etrafa büyülü tınılar saçan, çok eski ve gizemli bir çalgı. Dinlerken gözlerinizi kapattığınızda kendinizi başka bir zamanda bulmanız işten bile değil.

     

    Nefesin Sese Dönüştüğü An:

     

    Ney: Bir kamış parçasından nasıl olur da bu kadar deruni, insanı alıp başka diyarlarına götüren bir ses çıkar, akıl sır ermez. Ney, sanki evrenin nefesidir. Özellikle tasavvuf müziğiyle özdeşleşmiş, dinleyene huzur veren bir tınısı vardır.

    Zurna: İşte meydanların kralı! O keskin ve coşkulu sesiyle en hareketsiz insanı bile ayağa kaldırma gücüne sahiptir. Yanına bir de davulu aldığında, düğünlerin ve şenliklerin vazgeçilmez ikilisi olurlar. 

    Kaval: Çobanların yoldaşı, dağların ve yaylaların yankısıdır. Sade görünümünün ardında öyle dokunaklı bir ses saklar ki, dinleyeni alır, doğanın kucağına bırakıverir.

     

    Ritmin Efendileri: 

     

    Darbuka: Müziğin kalp atışıdır desek yeridir. O olmadan ritim eksik, eğlence yarım kalır. O kıvrak parmak vuruşlarıyla kanımızı kaynatan vazgeçilmez bir dosttur.

    Bendir: Darbukaya göre daha tok, daha derin ve mistik bir sese sahiptir. Genellikle tasavvufi ayinlerde ve halk müziğinde duyulan bu ses, insana bir dinginlik verir.

    Tef: Şarkıların, türkülerin neşeli eşlikçisi! Zilleriyle ortama cıvıl cıvıl bir hava katar, ritme renk verir.

    Peki, Hangi Saz Sana Göre?

    Bu kadar anlattıktan sonra içinizden "Acaba ben hangisini çalsam?" diye bir ses yükseldiyse, doğru yoldasınız demektir. Önce kalbinizin sesini dinleyin. Sizi en çok hangi tını heyecanlandırıyor? Karadeniz'in coşkusu mu, bir neyin huzuru mu? Karar verdikten sonra işin en önemli kısmı, iyi bir başlangıç yapmak. Kaliteli malzemeden yapılmış, sesi güzel bir enstrüman, bu müzikal macerada en iyi arkadaşınız olacak ve öğrenme hevesinizi hep canlı tutacaktır.

    İşte Anadolu’nun ses haritası kabaca böyle. Her birinin arkasında bambaşka bir dünya, yaşanmışlık ve duygu var. Belki de bu seslerden biri sizi çağırıyordur, kim bilir? Kulağınızı dört açın, kalbinizin ritmini takip edin. Müzikle kalın!

    Yonkasoft E-Ticaret Sistemleri
    Anasayfa
    Anasayfa
    Favorilerim
    Favorilerim
    Sepetim
    Sepetim
    Fırsatlar
    Hesabım
    Hesabım
    Sepet (

    0

    )
    Sepetinizde ürün bulunmamaktadır.
    Eğer bir ürün satın almak istiyorsanız almak istediğiniz ürünün sayfasına gidiniz.
    Alışveriş Yap